Kadın Komedyen Olmak

Kadın Stand-up komedyenlerinin sosyal medyada karşılaştıkları yorumlar üzerine Özge Özel ile konuştuk.

Stand-up komedyenliğinin, erkeklere kodlanmış mesleklerden biri olduğunu söyleyebiliriz. Her ne kadar Türkiye’de kadın stand-up komedyenleri, seyircisi tarafından benimsenmiş olsalar da sosyal medyada erkek komedyenlere kıyaslandığında daha sert yorumlarla karşılaşabiliyorlar. Toplumsal cinsiyet eşitsizliği çerçevesinden bakıldığında sosyal medyada görünür bir kadın olmak zaten zorken, kadın stand-up komedyenlerinin nelerle karşılaştığını Özge Özel’e sorduk.

SİNEM GEDİK

Özge Özel (Fotoğraf Gencer Yurttaş)

Özge Özel kimdir? Ne iş yapar, neyle uğraşır?

Ö.Ö: Özge Özel genel olarak tatlı bir insandır. Bundan sonrası birinci tekil şahısla anlatmaya devam edeyim. Üniversitede reklamcılık okurken, oyuncu olmak istediğimi anladım ve yüksek lisansımı bu alanda yaptım. Oyunculuk macerası bir noktada komedyenliğe evrildi, çok da iyi oldu. Stand-up haricinde editörlük yapıyor ve podcast kaydediyorum. Sürpriz bilgi: drama eğitmeniyim. İleride çocuklar için komedi atölyeleri düzenlemek gibi bir hayalim var.

Ne zamandır stand-up yapıyorsunuz, nasıl başladınız?

Ö.Ö: Stand-up yapmaya 2019’da başladım, yakın arkadaşlarımın ısrarı sayesinde. Önce tanıdığım herkesi toplayıp onlara gösteriler yaptım. Baktım iyi geçiyor biraz daha açılabilirim dedim. Güvenli alandan da çıkmak gerekiyor bir noktada, açık mikrofonlara katılarak devam ettim ben de. Karantinada verdiğimiz zorunlu ara haricinde o zamandan beri sahnedeyim.

Stand-up yaparken genelde hangi konulardan bahsedersiniz?

Ö.Ö: Radarıma takılan tüm davranışlardan bahsediyorum. Tüm komedyenler için bu böyle, herkes kendi bakış açısından yorumlayarak seyirciye aktarıyor. Ailede, arkadaşlarla, sevgiliyle, işte güçte insanların birbirlerine taktığı etiketler var şimdilik ilgimi çeken. İlerde ben değiştikçe konular da değişebilir bilmiyorum, kervan yolda düzülüyor biraz.

Sosyal medyada Kadınlar komik değil” gibi yorumlarla karşılaştınız mı? Bu yorumlar ilk başta motivasyonunuzu kırdı mı?

Ö.Ö: Valla beğenilmeme konusuna tiyatrodan idmanlıyım. Ayşın hocam (Prof. Dr. Ayşın Candan) “Yaptığın bir işi seyircilerin yarısı beğeniyor yarısı beğenmiyorsa, işini iyi yapıyorsun demektir. Herkesin beğenmesi veya kimsenin beğenmemesi bir problemdir” demişti zamanında. Aklımın bir köşesinde durur bu hep.

Abuk sabuk yorumlar da yeni değil, internet dediğimiz şey hep böyleydi. O yüzden pek motivasyonumu kırmadı açıkçası. Kendi motivasyonumu en iyi ben kırıyorum, o konuda da yavaş yavaş uzlaştık. Cinsiyetci yorumlar sandığımızdan hızlı azalıyor bu arada. “Kadınlar komik değil’den, erkekler de komik değil’e” doğru geliştik, bu da bir başarıdır.

Sosyal medyada kadın stand-up komedyenlerine yapılan yorumların, erkek komedyenlere yapılan yorumlara göre daha acımasız olduğunu düşünüyor musunuz? Sizce neden böyle bir fark var?

Ö.Ö: Yorum acımasız olabilir orda sıkıntı yok bence, direkt komedyene hakaret konumuz olabilir ancak, o da artık işin bir parçası haline geldi hepimiz için, kadın-erkek fark etmiyor. Ama detaylı bakınca erkeklere daha katmansız düz hakaretler gelirken; kadınları bedeni, kimliği, ailesi, saygınlığı üzerinden bir değersizleştirme var. Emek var o yorumlarda. Niye böyle bir fark var ben de bilmiyorum, kadınlarla ilgili diğer her şeyde çok iyiydiler halbuki.

frettiğinizde ya da cinsellikten bahsettiğinizde sosyal medyada ahlak dersi veren” yorumlarla karşılaşıyor musunuz? Erkek stand-up komedyenleri de böyle yorumlarla karşılaşıyorlar mı?

Ö.Ö: Olumsuz herhangi bir yorum yaratıcı ya da komik değilse artık dikkatimi çekmiyor açıkçası. Zamanla oldu tabii bu, insanlar olumsuz yorum yapmakta inanılmaz hızlı ama olumlu yorumların sayısı daha fazla. Sadece sesleri daha az çıkıyor. Gülüyor eğleniyor olaysızca evlere dağılıyorlar. Tertemiz. Ben her sahneye çıktığımda beni anlayan, komik bulan seyircilerle buluşabiliyorum zaten. Gösteri kötü geçtiğinde de ne yanlış gitti oturup düşünüyorum. Görüşüne güvendiğim insanlar var hayatımda, onlardan yorum, eleştiri, öneri alıyorum ve bazen onlarınkini bile dinlemiyorum. Stand-up yaparken, şaka yazarken, sahnede elinde mikrofonla hep tek başınasın, bu yüzden en yakın ilişkiyi kendinle kurman gerekiyor bence. Gerisi geliyor geçiyor.